Uçakların uçuş sırasında yakıt almaları, eskiden tehlikeli bir akrobatlıktı. Bugün ise, askerî uçaklar, uçarken, sık sık ve hiç kaza yapmaksızın, yakıt ikmallerini gerçekleştirebilirler. Özellikle tepkili bombardıman ve avcı uçakları, yakıtlarını havada alarak menzillerini kolayca uzatmaktadırlar. Havada ikmalin gerçekleşebilmesi için, yakıt uçağının, yakıt vereceği uçağa iyice yaklaşması ve iki uçağın bir müddet birlikte uçmaları gerekir. Yakıt nakli, birkaç dakika içinde yapılır. Bu işlemi hızlandıran, merkezkaçlı bir tulumbadır.İkisi de aynı olumlu sonucu veren iki nakil usûlü vardır. İngilizlerin başvurdukları bir tekniğe göre, yakıt uçağı, arka kısmından uzun bir hortum salar. Hortumun ucunda özel bir huni vardır. Yakıt alacak uçağın pilotu, uçağının burnunda ya da kanadında bulunan bir sondayı, bu huninin içine sokar. Sondayla huninin kilitlenmesi ve sonra ayrılması, otomatik olarak gerçekleşir. Amerikalıların tekniğine göre ise, yakıt uçağındaki bir makinist, uçağının gövdesinin ucunda bulunan bir tüpü, yakıt uçağının üzerinde bulunan bir emme düşenine uzatır. Bu iki teknikten biri sayesinde, büyük bir yakıt uçağının, dört tane tepkili uçağın yakıt depolarını ağzına kadar ve aynı zaman içinde doldurması işten bile değildir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder