Maden kömürü ocaklarında iki büyük tehlike vardır: Kömür tozu ve grizu. Grizu, özellikle kazı sırasında çıkan ve büyük bir kısmı karbonlu hidrojenden ibaret bir gazdır, yâni bir metandır. Gerek organik bir madde olan kömür tozu, gerek yanıcı bir gaz olan metan, havaya dağıldıkları zaman, en küçük bir kıvılcımın etkisiyle tutuşarak, şiddetli patlamalara yol açarlar. Maden kömürü ocaklarının hepsinde grizu bulunmamakla birlikte, kömür tozu mutlaka vardır. Bu tozları yok etmek amacıyla bazı ülkelerde, maden kömürü işletmelerinin özel tetkik ve arama merkezlerinde hazırlanan güvenlik patlayıcılarından yararlanırlar. Grizu patlamasına gelince, bundan korunmak için. her-şeyden önce, grizunun varlığını ortaya çıkarmak gerekir.
Havadaki oranı % 6'ya ulaştığı zaman, grizu, yanıcı duruma gelir ve bu oran % 15e varıncaya kadar, grizunun yanıcı niteliği devam eder. Ancak, maden ocaklarında bir koruyucu tedbir olarak, grizu oranı % 2'yi bulduğu andan itibaren, tehlike sinyali verilir ve işç'iler ocaktan çıkarılır.
Grizu araştırmada yararlanılan âletlerin en basiti ve kullanışlısı, ünlü Davy emniyet lambasıdır. Büyük İngiliz kimya bilgini Davy'nin, 1815'te kendi adını taşıyan lâmbayı keşfetmesi şöyle olmuştu:
Davy, madencilerin kullandığı yağ lâmbasını tel bir. gömlek içine almış ve bu gömleğin soğutucu özelliği sayesinde, lâmbanın patlatın etkisini önlediğini görmüştü. Üstelik bu lâmba, bir çeşit alarm sinyali verme özelliğine de sahipti: Grizu bulunan ortamda, alevin görünümü değişiyordu. Bugün dünyanın hemen hemen bütün maden kömürü ocaklarında kullanılan ve Davy lâmbasından çok daha hassas olan bir grizu bulucu. Fransa Kömür işletmeleri Tetkik ve Arama Merkezi tarafından madenden bir telin ısı etkisiyle direnç değiştirmesi prensibinden yararlanılarak yapılmıştır. Grizulu bir ortamda, telin direnci artar. Bulucuya bağlı bir galvanometrenin ibresi, ortamdaki grizu oranını gösterir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder