25 Şubat 2010 Perşembe

lastikler

lâstikler
18'inci Yüzyılda, tanınmış Fransız gez¬gini ve bilim adamı La Condamine, Amerika yerlilerinin kaiişü adını verdikleri bir çeşit reçinenin kaynaklarından Avrupa'yı haberdar ettiği zaman, kauçuk sanayiinin bugünkü düzeye ulaşağını ve insanların, şimdi olduğu gibi, bütün yollarda lâstik tekerlekli arabalarla dolaşacaklarını hiç şüphesiz tah¬min etmemişti!
Esnek ve dayanıklı olan tekerlek lâstikleri, yolun bozukluklarından ileri gelen küçük darbeleri yumuşatarak, bir çeşit amortisör gibi, süspansiyona yardımcı olurlar. Lâstiğin bir başka görevi de, kendisi gibi kauçuktan yapılmış olan ve bir supap vasıtasıyla içi basınçlı havayla doldurulan iç lâstiği sarıp korumaktır.
İç lâstiği saran dış lâstik, birkaç tabakadan yapılmıştır. En iç tabaka pamuk, sunî ipek veya naylon ipliğinden ya da çelik tellerden verev olarak dokunmuş, birkaç katlı bir karkas'tan meydana gelir. Verev dokuma. lâstiğin yıpranmaya karşı direncini arttırır. Dokumalar, birkaç kat halinde üstüste getirilmeden önce, sunî kauçuk suyu veya tabiî kauçuk eriyiği yahut da sentetik reçine ile kaplanmıştır.
Lâstiğin yere temas eden kaplama kısmı, otomobilin yere yapışmasına, hareket etmesine ve fren yapmasına imkân sağlar. Tekerleklerin kaymaması için, otomobilin yere yapışması zorunludur.

Kaplamanın üzerinde birtakım girintiler ve çıkıntılar bulunur. Girintiler, yolun yüzeyini emmek suretiyle, tekerleğin yere yapışmasını sağlarlar. Çıkıntıların aşınması, kaymaya yol açar. Lâstik, ökçeli ya da çemberli janta monte edilmiştir. Karkaslarında madenî teller bulunan lâstikler, tekerleklerin yola uyumunu kolaylaştırırlar. Bazı tip lâstiklerde iç lâstik bulunmaz. Onun yerine yumuşak kauçuktan bir tabaka yer alır. Böyle lâstiklerde patla¬ma söz konusu değildir. Ufak tefek yarıklar, kendiliklerinden kapanırlar. Lâstikler boyutlarına ve kendilerine verilecek basınçlı hava miktarına göre numaralanırlar. Genellikle arka lâstik¬lerde hava basıncı, ön tekerleklerinkin-den biraz fazla olmalıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder