Uçan tren, özel bir yolda, kompresörlerinin sağladığı hava desteği üstünde hızla kayıp giden, hârika bir taşıt aracıdır. Jean-Bertin tarafından icat edilmiştir. Uçan trenin yolu, tersine çevrilmiş bir T biçiminde olup, betondan ya da çelikten dökülmüştür. Yolun alçak bir duvara benzeyen dikey çıkıntısı, aracın alt kısmındaki boşluğa girer. Yani tren, yola, ata biner gibi oturur. Uçan trene gerekli hava desteğini, alt kısmında bulunan kompresörler sağlar. Araç hareket halindeyken katiyen yere değmez; yolunun birkaç santimetre üstünde dengede kalarak, hızla ilerler. Yalnızca durduğu zaman, patenleriyle yola oturur.
Uçan trenin yürütücü gücünü, klâsik pervaneli bir uçak motoru sağlar. Ancak bu iş için. gelecekte, elektrikle çalışan yeni tip bir motordan yararlanılması düşünülmektedir. Kendi alanında bir çığır açacak olan bu yeni motorda, dinamonun statoru ile rotoru birbirinden ayrı olacaktır. Rotor, yol boyunca sabit bir iletken şerit meydana getirecek, stator ise araçta bulunacaktır. Uçan trenin sağlayacağı avantajlar sayılamayacak kadar çoktur. İşleyişi son derece kolay ve külfetsizdir. Yoldan çıkma tehlikesi yoktur. Sonsuz bir güvenlik içinde ve müthiş bir nızla yol alır. 4 Aralık 1967 günü yapılan denemede, 6700 metrelik küçük mesafeyi, saatte 345 km hızla aşmıştır. Konfor bakımından da eşsiz bir araçtır. Uçan trenden başlıca üç alanda yararlanmak mümkündür. Bu araç sayesinde, birbirinden uzak iki büyük şehir arasındaki mesafe, hiç duraksız bir yolculukla, çabucak aşılabilecektir. Aracın İstanbul - Ankara arasında işlediğini düşünürsek, bu iki şehir arasındaki yolculuk süresi 1 saat 10 dakikaya inecektir! Diğer taraftan, birbirine yakın merkezler arasında son derece hızlı bir ulaşım sağlanabilecektir. Ve nihayet, bir büyük şehirle o şehrin hava alanı arasında en kısa zamanda gidip gelmek mümkün olacaktır. Uçan tren ilk olarak Paris - Orleans arasında sefere konulacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder