Balon, havada yüzebilen bir cisimdir. Arkhimides ünlü prensibini bulduğu zaman, bunu yalnızca sıvılara uygulamıştı. Oysa, aynı prensip gazlar için de geçerlidir, ister sıvı, ister gaz olsun, bir akışkan madde içine daldırılan her cisim, aşağıdan yukarıya doğru düşey bir itme gücünün etkisindedir. Bu güç, o cismin hacmi kadar akışkan maddenin ağırlığına eşittir. Demek oluyor ki, balon da, bir yükseltici gücün etkisindedir. Bu güç, balonun kendi ağırlığıyla, yerini aldığı havanın ağırlığı arasındaki farka eşittir. Balon, gaz geçirmeyen hafif maddelerden yapılmış ve uçabilmesi için, helyum ya da hidrojen gibi. havadan hafif gazlarla doldurulmuş bir çeşit torbadır. Balonun ayrıca kendisine askılarla bağlı olan ve insan taşımaya yarayan bir sepeti vardır.
Balon serbest bırakılınca, denge yüksekliğine kadar çıkar; yâni kendi ağırlığı, yerini aldığı havanın ağırlığına eşil oluncaya kadar yükselir. Bu yüksekliği aşmak için, balonun ağırlığını hafifletmek gerekir. Bu iş, sepette bulunan, kum turbalarından ibaret safrayı atarak gerçekleştirilir. İniş için ise. balon pilotu, balonun tepesinde bulunan bir supapı açarak gaz boşaltır. İniş hızını frenlemek için, pilot safra atma işlemine başvurur, iniş ânında sepetin yerde sürüklenmesini önlemek amacıyla, pilot, balondaki gaz boşaltma kapağını açar. İniş hızını kısmak için, bir kılavuz - halattan da yararlanılır. Pilot, halatı yere .sarkılır. Balon, yere inen halatın ağırlığı oranında ağırlığından, dolayısıyla hızından kaybeder. Balonlar özellikle stratosfer araştırmalarında kullanılmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder